Son günlerde tanıklık ettiğimiz “feminizmin öznesi” tartışmalarına dair açıklamamızdır:
Trans feminist bir oluşum olarak, cinsel şiddetle mücadele ederken non-binary ve transların bedenlerine yönelik saldırgan ve zorbalık içeren söylemleri kabul etmiyoruz ve bunun alenen cinselleştirilmiş şiddet olduğunun altını çiziyoruz.
Cinselleştirilmiş şiddet, cinselliğin araç olarak kullanıldığı ya da kişinin cinsiyetini, cinsel kimliğini, cinsel yönelimini, toplumsal cinsiyetini veya toplumsal cinsiyet ifadesini hedef alan, onayın var olmadığı, istenmeyen, gerçekleşmiş, teşebbüs edilmiş, tehdit boyutunda kalmış eylem ya da davranışlardır.
Şiddet faillerinin ifade özgürlüğü arkasına saklanarak ürettikleri söylemler transların ve non-binary’lerin yaşadığı taciz, zorbalık ve baskıyı yeniden üretiyor.
İkili cinsiyet sistemini her fırsatta sorgularken ve bedensel söz hakkı için mücadele ederken kişilerin dış genitallerine yönelik saldırıların cis-hetero normatif sistemin ürettiği güç ve hiyerarşiden beslendiğini tekrarlıyoruz.
Bu bağlamda, sosyal medyada trans kadınların ve non-binary’lerin feminist mücadelelerinin beden indirgemeci bir yaklaşımla dişil-eril ikiliğiyle atanmış cinsiyet üzerinden önünün kesilmesi, tartışma dışı bırakılma çabası ve kişilerin bedenlerinin tartışma nesnesi haline getirilmesi cinselleştirilmiş şiddet olduğu gibi aynı zamanda transfobi ve mizojinidir. Bu ve benzeri hiçbir şiddet türü ifade özgürlüğü kapsamında meşrulaştırılamaz.
Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği olarak, trans ve non-binary’lere yönelik bu söylemleri üretenlerin cis ayrıcalıklarını kabul etmelerini, bununla yüzleşmelerini ve bir an önce bu türden saldırılara son vermelerini talep ediyoruz.
Hatırlatıyoruz ki eşit değiliz; EŞİTLENECEKSİNİZ!